DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Dün akşam kabine toplantısından sonra Sayın Erdoğan Türkiye’nin beklediği müjdeyi verdi. ‘2024 yılı emeklilerimizin yılı olacak’ dedi. Gerçekten emeklilerimiz 2024 yılını hiç unutmayacak. 2024 yılı gelmiş geçmiş en zor hayat şartlarının olacağı, emeklilerimizin barınma, gıda ihtiyaçlarının karşılanamayacağı bir yıl olacak” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İzmir’in Tire, Karabağlar, Çiğli ve Menemen ilçelerindeki seçim koordinasyon merkezlerinin açılışını gerçekleştirmek amacıyla İzmir’e geldi. Karabağlar’da gerçekleştirilen açılışta yerel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Babacan, “Muhalefetle de aynı masaya oturduk kalktık ya pek çok partinin de içini biraz anladık ya seçimden sonra muhalefet partilerinin çoğunda yaşanılanları gördük ya ‘İyi ki DEVA’yı kurmuşuz’ diyoruz. Eğer bugün Türkiye’de DEVA Partisi kurulmamış olsaydı, hemen kolları sıvar, partiyi sıfırdan kurardık. Türkiye’nin her alanda çözümlerini ansiklopedi halinde çıkaran bir parti gösterin. Sağlıktan eğitime, güvenlikten adalete kadar her şey var. Yerel yönetimler, belediyecilik eylem planlarını 2 sene önce yayınladık. 2 senedir nokta koyamadılar. Tek bir eleştiri gelmedi. Biz temiz yönetiriz. DEVA Partisi’nin Etik Kurallar Bildirisi var. Daha önce hiçbir parti böyle bir şey yapmamış. Bizim adaylarımız belediye başkanı olduklarında bu ahlaki kurallar çerçevesinde yöneteceklerine dair bu bildiriyi imzalıyor. Belediye denilince gözlerde dolar işaretleri oluşuyor. Belediye denilince akla rant kelimesi geliyor. Oysa bizim için belediyecilik demek, hizmet demek. Belediyecilik demek, bu ülkenin kaynaklarını adil bir şekilde ülke için kullanmak demek” ifadelerini kullandı.
‘ÜLKEMİZ SIKINTILI GÜNLERDEN GEÇİYOR’
Şehit haberlerine dikkati çeken Babacan, “Ülkemiz sıkıntılı günlerden geçiyor. Geçtiğimiz hafta Irak’ın kuzeyinde kaybettiğimiz şehitlerimizi rahmetle anmak istiyorum. Ailelerine sabır diliyorum. Milletçe başımız sağ olsun. 40 yılı aşkın bir süredir terör hadiseleri bizleri çok yoruyor, üzüyor. Biz, bu haberlere alışmayacağız. Biz, bu sorunu çözmek için sorunun kök sebeplerine inip, terör sorununu ortadan kaldırmanın büyük bir çabası, gayreti içinde olacağız. Bunun sadece askeri güçle çözülemeyeceğini biliyoruz. Silahlı bir örgüt varsa, silahlı gücünüz olması gerekiyor ama çözüm için çok daha geniş bir çerçevede çalışma gerektiğini bilmemiz lazım. Ülkeler arası siyasi diyaloğun ve diplomasinin iyi çalışması lazım. İşin kök sebeplerine inmek lazım” dedi.
‘YOKSULLUK ŞU ANDA ÇOK YAYGIN VE ÇOK DERİNLEŞİYOR’
Emekli maaşlarının zam oranlarına da değinen Babacan, “Dün akşam kabine toplantısından sonra Sayın Erdoğan Türkiye’nin beklediği müjdeyi verdi. ‘2024 yılı emeklilerimizin yılı olacak’ dedi. Gerçekten emeklilerimiz 2024 yılını hiç unutmayacak. 2024 yılı gelmiş geçmiş en zor hayat şartlarının olacağı, emeklilerimizin barınma, gıda ihtiyaçlarının karşılanamayacağı bir yıl olacak. ‘Ben ekonomistim’ diyor. Arkadaş hesap kitap bilmiyor musun? TÜİK’in açıkladığı enflasyon yüzde 65 değil mi? Bağımsız araştırmalar yüzde 127 diyor. ‘Müjde’ diye açıklanan emekli maaş zammı ne kadar? Memur emeklisiysen yüzde 49. Yüzde 49 mu büyük, yüzde 65 mi? Demek ki memur emeklisi enflasyonun altında zam almış. ‘İşçi ve BAĞ-KUR emeklisine büyük müjde’ deniyor. ‘Yüzde 37 yerine yüzde 42 arttırıyorum’ dedi. TÜİK bile yüzde 65 enflasyon açıklarken yüzde 42 emekli zammını müjde diye verdi. En düşük emekli maaşı alan vatandaşlarımız var ya zam oranı yüzde 33’e geliyor. Maaşlarının sadece ve sadece yüzde 33 arttığını hiç unutmayacaklar. Bu ülkede başta emeklilerimiz olmak üzere asgari ücretle geçinmek zorunda olan, TL ile maaş alan herkes fakirleşmiş durumda. Yoksulluk şu anda çok yaygın ve çok derinleşiyor” diye konuştu.
‘SADECE ÜZÜLÜP OTURMA LÜKSÜMÜZ YOK’
Hukuk ve adalet olmayınca ekonominin olmayacağını söyleyen Babacan, “Sürekli bunu söylüyoruz. Sen her gün Anayasa’yı çiğnersen, ‘Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararlara uymuyorum’ dersen, o zaman bu ülkede ekonomi düzelmez. Adalet, aynı zamanda sosyal adalet. Adalet, aynı zamanda fırsat eşitliği. Gerçekten üzülüyoruz ve çok da kızıyoruz. Bizim sadece üzülüp oturma gibi bir lüksümüz yok. Zamanında devlet yönetmiş, zamanında bu ülkenin en iyi döneminde sorumluluklar almış insanlar olarak çaba göstermemiz gerekiyor. Bu ülkeyi düştüğü durumdan kurtarmak için yoğun bir çalışma ve gayret içinde olmamız gerekiyor. Bu bizim hem ahlaki hem vicdani sorumluluğumuz. Onun için DEVA Partisi’ni kurduk. İyi ki de kurmuşuz” diye konuştu.