İYİ Parti’de kriz: Kayıp para ve yolsuzluk iddialarına ‘yüz kızartıcı suç’ eklendi
ANKARA – İYİ Parti yönetimi, hafta sonu İstanbul’da gerçekleşen istişare kampında, partiden istifalardan yolsuzluk iddialarına kadar pek çok konuyu derinlemesine tartıştı. Partinin Genel İdare Kurulu, Başkanlık Divanı, Merkez Disiplin Kurulu üyeleri ile il başkanları ve belediye başkanlarının katıldığı toplantıda Akşener, tüm partililerin eleştiri ve önerilerini not aldı.
AKŞENER VE DİKBAYIR HAKKINDAKİ İDDİALAR
Toplantının önemli bir gündemi geçtiğimiz dönem Meral Akşener’in yakın kurmayları arasında yer alan ve partinin mali işlerinin emanet edildiği Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır ismi etrafında şekillenen iddialardı.
Kamuoyuna da yansıyan kimi Dikbayır’la kimi de parti yönetimi ile ilgili iddialardan bazıları şöyleydi:
-Milletvekili adaylık sıralarının parayla satılması,
-Akşener ve ailesinden bazı isimlerin bazı belediyeler ile maddi çıkar karşılığı iş birliği yapması,
-Dikbayır’ın belediyelerle maddi çıkar karşılığı ilişki kurması,
-Ümit Dikbayır’ın yönettiği İYİ Parti kasasında, görevi devrettikten sonra 16 milyon lira eksik olması,
-Ümit Dikbayır’ın “İYİ Parti kasasında 132 milyon lira vardı, o para nereye gitti” diyerek 132 milyon liralık yolsuzluk yapıldığını ima etmesi,
-Ümit Dikbayır’ın Akşener ile ailesi ve özel kalemi dahil yakınlarının hesaplarını yasa dışı biçimde inceletmesi,
-Dikbayır ve bazı İYİ Parti Milletvekillerinin Akşener ve özel kalem müdürü Esma Bekar hakkında kapalı toplantılarda negatif söylemlerde bulunması.
AKŞENER’DEN ‘POLİTİKAYI BIRAKACAĞIM’ ÇIKIŞI
Bir süredir dillendirilen bu iddialarla ilgili Akşener, son birkaç grup toplantısında üstü kapalı yanıtlar verdi. Hafta sonu gerçekleşen istişare toplantısında hesaplarının incelendiği bilgisinin doğru olduğunu ifade eden Akşener, “Benim, oğlumun, gelinimin, yeğenlerimin, çocukluk arkadaşlarımızın, hiçbirinin bu ülkenin hiçbir belediyesiyle ne AK Parti belediyesiyle ne CHP belediyeleriyle herhangi bir irtibatı, iltisakı, işi, gücü yoktur. Bunu ispat edemeyen şerefsiz oğlu şerefsizdir. İspat edildiği takdirde de ben bu politikayı tümden bırakacağım” dedi.
PARTİNİN BİLANÇOSU AÇIKLANDI: KAYIP YOK, KASADA PARA VAR
Akşener’in bu ifadelerinin ve istişare toplantısının hemen ardından, “kayıp 132 milyon lira” iddialarına cevaben, Akşener’in talimatıyla partinin detaylı gelir gider bilançosu açıklandı. İYİ Parti Mali İşler Başkanı Sedat Aksakallı’nın açıkladığı bir yıllık bilançoya göre İYİ Parti’nin kasasında bir açık bulunmadığı gibi kullanılabilir durumda olan 27 milyon lira yer aldığı görüldü.
AKŞENER DİKBAYIR’I DİSİPLİNE SEVK ETTİ; GEREKÇE YÜZ KIZARTICI SUÇ MU?
Gündeme getirilen iddialara karşı hamleleri bununla sınırlı kalmayan Akşener, İYİ Parti tüzüğünden kaynaklanan yetkisini kullanarak Dikbayır’ı kesin ihraç istemiyle disipline sevk etti. Akşener’in ihraç gerekçesi hakkında bilgi verilmezken gerekçenin Dikbayır’ın özel hayatına dair bazı “yüz kızartıcı” iddialarla ilgili olabileceği kaydedildi. Akşener’in bu konuyla ilgili, çarşamba günü gerçekleşecek grup toplantısında çok önemli bazı bilgiler verebileceğini kaydeden İYİ Partili isimler, “Bu noktaya gelmesini istemezdik” değerlendirmesini yaptı.
DİKBAYIR: İDDİALAR ARAŞTIRILSIN
Akşener ve İYİ Parti yönetiminin tüm bu hamlelerine karşı Dikbayır, iddiaları reddetti ve önce parti yönetiminin iddiaları araştırması için dilekçe verdi ardından Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunacağını ve iddiaların savcılık eliyle de araştırılmasını isteyeceğini kaydetti. İstenmediği yerde durmayacağını ve hafta sonu partiden istifa edeceğini belirten Dikbayır, bildiği her şeyi yakın zamanda tek tek anlatacağını söyledi.
İDDİALARIN KAYNAĞI ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ
Kendisi ile ilgili iddiaların kaynağının Akşener’in özel kalem müdürü Esma Bekar ve ekibi olduğunu ileri süren Dikbayır, “Meral Hanım’a ulaşmaya çalıştım ama mesajlarıma geri dönmedi” dedi.
POYRAZ İSTİŞARE KAMPINA KATILMADI
Ümit Dikbayır dışında iddialarda adı geçen isimlerden biri olan Uğur Poyraz’sa Ümit Dikbayır’la yakın ilişkide olmakla ve istifa eden Nebi Hatiboğlu’nun İYİ Parti’de milletvekili olmasını sağlamakla eleştirilmişti. Tüm bu iddiaların doğru olmadığını kaydeden Poyraz, Akşener’in eleştirilerinin hiçbirinin kendisiyle ilgili olmadığını, üzerine alınmadığını belirtmişti. Poyraz hafta sonu gerçekleşen istişare kampına katılmadı ancak parti kaynakları katılmama gerekçesinin Poyraz’ın sağlık problemleri olduğunu söyledi.
HATİPOĞLU ESKİŞEHİR ADAYI OLMAK İSTEDİ
İYİ Partililerin bir diğer önemli gündemi de milletvekilleri Adnan Beker ve Nebi Hatipoğlu’nun partiden istifaları. Bu iki ismin istifasının İYİ Parti’nin 81 ilde aday çıkarma kararıyla ilgili olmadığını belirten parti yöneticileri, “İstifaların arkasında çıkarlar var” iddiasında bulundu. Nebi Hatipoğlu’nun Eskişehir’den belediye başkan adayı olma isteğinin Akşener tarafından kabul edilmemesi üzerine istifa ettiğini kaydeden bir parti yöneticisi, bu istifaların partilerini güçlendireceği yorumunu yaptı ve “Bir önceki seçimlerde de partiden istifalar oldu ve bu istifalar partimize hiçbir şey kaybettirmedi” dedi.
‘TEMAYÜL YÖNTEMİMİZLE İLGİLİ SIKINTILAR VAR’
Partinin milletvekili seçimlerinden önce temayül yoklaması yaptığını ve istifa eden iki ismin temayül yoklamasından çıktığını hatırlatan bir parti yöneticisi, “Bu isimler İYİ Parti’nin varoluş amacını içselleştirmemiş isimler. Temayül yoklaması yaptığımız partiyi mi eleştireceğiz? Hayır. Ama temayül yoklaması konusunda daha doğru yöntemleri bulacağız. Bu noktada temayülün yapılış şekline partililerimizden de eleştiriler var. Bunu tartışacağız” dedi.
TEMAYÜLDE MADDİ GÜÇ İDDİASI
Temayülle seçilen ve istifa eden bu iki milletvekilinin maddi güçlerini kullanarak temayül yoklamalarını yönlendirdiği iddialarının da bulunduğunu söyleyen bir başka parti yöneticisi de temayül yöntemini gözden geçirmeleri gerektiğini ifade etti.
İYİ Parti’de cevabı merak edilen bir soru da Anıtkabir’deki 10 Kasım törenlerinde yan yana gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in kısa sohbetinin konusunun ne olduğuydu. Bir parti yöneticisinin aktarımına göre, iki lider, Anıtkabir içinde çalan müziğin kime ait olduğuna, Türk bir bestekara ait olup olmadığına, hangi enstrümanların kullanıldığına dair bir sohbet gerçekleştirdi.